*Yüksek moda* ve *prestij mimarisi* arasında muhteşem bir birliktelik, Phuket’e yenilikçi bir soluk getiriyor. Eşsiz bir konut projesi, İtalyan yaşam tarzı ile tropikal zarafeti bir araya getiriyor. Göz alıcı ve ihtişamı simgeleyen bir Milano modaevinin adı, Güney Tayland’ın kalbinde lüks bir ambiyansa bürünüyor. Parlak tasarım ve kişiye özel hizmetler, çağımızın lüks deneyimini yeniden tanımlıyor. Panoramik villalar, muhteşem iç mekanlar ve tam bir duyusal deneyim arasında, yüksek kaliteli yaşamın yeni bir normu ortaya çıkıyor ve ünlü moda evlerinin istisnai gayrimenkullere cesurca geçişini temsil ediyor. İtalyan imzası, Phuket’in ormanında ince bir şekilde kendini gösteriyor.
Hızlı Bilgi
İtalyan markası ETRO, Phuket’te: Mükemmellik imzası #
Güney Tayland, artık İtalyan lüksünün yeni bir ifadesine ev sahipliği yapıyor. ETRO Residences Phuket ile ünlü Milano evi, kıvılcım saçan kodlarını ilk kez Güneydoğu Asya’ya aktarıyor; burada zarafet, farklılık ve şıklık ön planda. Amal Development ile The One Atelier arasındaki iş birliğinden doğan bu proje, prestijli konut segmentine yeni bir canlılık katıyor ve yaşam tarzını yüceltme konusundaki cesur atılımlara, Dior gibi markaların benzer girişimlerini hatırlatıyor ve burada bahsedilenler gibi: Fransız yaşam sanatının kutlanması.
Deniz ile orman arasında gizli bir gayrimenkul cenneti #
Gardens of Eden kompleksinin kalbinde, konutlar, Akdeniz hedonizmini tropik zenginlikle birleştiren bir sakinlik cenneti sunuyor. Geniş hacimli daireler ve duplexler, doğanın çarpıcı manzaralarına sahip ve sürekli bir gösteri sağlıyor. Bu mimari yaklaşım, tasarım ve ışığı öne çıkarıyor; doğal olarak seçilen asil malzemeler ise tüm yapıyı yüceltiyor. ETRO Home Interiors koleksiyonlarının yarattığı atmosfer, her alanda saran ve sofistike bir hava yayıyor; ünlü markanın pırıltılı desenlerini sıcak tonlarla harmanlıyor.
Zarafet ve konfor birleşimi
Konut, estetik ve iyi yaşam‘ın ayrılmaz bir ikili oluşturduğu bir yaşamı amaçlıyor. Dekorasyonun her unsuru, kumaş seçiminden stilistik kompozisyonlara kadar titiz bir dikkatle ele alınıyor ve 1968’de kurulan markanın özünü yansıtıyor. Mekanlar, çağdaş konforun ince bir ustalığını sergileyerek meditasyon ruhunu taşıyor ve dünya çapında bir müşteri kitlesinin huzur ve keyif arayışına hitap eden bir teknik ustalıkla hazırlanıyor.
Seçkin bir kitle için özel hizmetler #
ETRO Residences Phuket, sadece bir adres sunmakla yetinmiyor. Tamamen deneyimsel bir yaşam manifestosu olarak kendini gösteriyor. Residentlar, kişiye özel ayarlanmış her hizmetle, holistik bir spa, son teknoloji fitness merkezi ve wellness retreat’lerinden faydalanabilecek. Kişisel concierge hizmeti, ETRO yaşam sanatının bir uzantısı olarak düşünülebilir. Tasarım, moda ve sanatın ilgili alanlarından ilham alan özel programlar, Dior ile Anne-Sophie Pic arasındaki iş birliğini hatırlatarak, bu yaşam sanatının kutlanması gibi en büyük iş birliklerinin yankılarını taşır.
Mimarlık ve markanın birleşimi
Her mimari detay, ETRO evinin DNA’sının bir görüşüne cevap veriyor. “Eşsiz bir konut projesi” sunma arzusu, her seçimde, ikonik mobilyalardan doğal ışıkla dolup taşan ortak alanlara kadar kendini gösteriyor. Yaratıcılık ve teknik yetenek birleşerek, ultra kalite ve olağanüstü hizmet arayan bir kitleye hitap ediyor.
ETRO kimliği için yeni bir ivme #
Bu konutun lansmanı, grubun 2021’deki satın alımından bu yana başlattığı çeşitlendirme stratejisiyle uyumlu. İstanbul’daki aşamanın ardından, Phuket’teki bu ikinci bölüm, iddialı bir yolculuğu pekiştiriyor. Sartorial miras, yaşam tarzının diğer boyutlarına açılıyor ve kimliğini koruyor. Bu arzu, gayrimenkul geliştirme, stil inovasyonu ve kaçış arzusunu bir araya getirmek konusundaki yetenekle kendini gösteriyor ki bu durum, lüks ve uluslararası tasarım uzmanları tarafından zaten takdir ediliyor.
Phuket: Küresel stilin yeni sahnesi #
Phuket, artık olağanüstü bir deneyim arayan uluslararası bir kitle için vazgeçilmez bir destinasyon haline geliyor; Tayland’ın en güzel plajlarında yürüyüş yapan veya Bangkok ile kıyı arasındaki rotalarda ilerleyenler için olduğu gibi, birçok seyahat yazısında önerilen şekilde. Bir zamanlar sadece bir tatil beldesi olan bu ada, artık bu kadar etkileyici yaratımların varlığıyla dönüşerek yaratıcılığın büyük sanatını sevenler için cazibesini artırıyor.
Milan ile Tayland arasında tamamen bir yaşam sanatı #
“Her detay, markanın DNA’sıyla uyumlu” diyor The One Atelier CEO’su Michele Galli. Bu ifade, projenin vizyoner boyutunu özetliyor. Sunulan deneyim, konut kavramını aşarak sanat, mimari ve hizmetin birleşimini simgeliyor. Bu yeni konutlar, bir moda evinin yaşam tarzlarını şekillendirme yeteneğini gözler önüne seriyor. Diğer markaların da tanıttığı yaşam sanatının kutlanmasına, Fransız mirasının diğer ikonik yerlerinde olduğu gibi, aynı şekilde yer veriliyor.